1.Bölüm
Yine o kirli drum-set lerimin içindeyim,
Ve hayatının en güzel parçasıyım,
Kırıklarının alçısıyım.
Affım olsun hain darba,
Yediğim darbelerle sığındım Rab'ba,
365 gün 52 berbat hafta,
Ağıtlarımla rafta,
En büyük destekler çıkarsızlıktan ötürü lafta,
Ben aklımı dile düşürdüm,
Kapalı kapıdan kafamı çıkarıp kafayı üşüttüm,
Yüzüne okkalı cümleler üfürdüm.
Hey yabancı, ben zaten yıllardır içime dönüktüm,
Parlayan bir alev gibi görünürdüm ama sönüktüm,
Hayat bir bot ve bot çevresi dolu beyaz köpek balığı,
Diptekiler iştahla düşünür tepede duran azığı,
Rüyalarımın öldüğü yerde uyudum ve yine bot battı,
İlk rıhtım ben battım ah tahtım vay bahtım.
Dudaklarım kanayana kadar yapmak istediğim işte bu: Rap,
Benimle ol hep.
Ölmek üzere olan dünyada bir ölümlü yaşar mahlası Kaf-Kef,
Dualarım vesvas'ı hannas'ı eder def.
[nakarat]
İncecik ip üzerine koca ayaklar bindi, nefsim içine sindi.
Kirpiklerim titremekte korkularımdan, düşersem yanarım.
O kadar içime sindim ki, vinç getirsen kalkmaz başım,
Yov! Gömün burada can naşım,
İç çekmekten düşünmekten ağardı saçım,
Düşersem yanarım.
2.Bölüm
Vicdan bir güneş gibi parladıkça ısınır için,
Geçen vakte "bir zamanlar" adını koyduk niçin?
Çünkü gelen gider makbuludur kısası ziyaretin,
Bana müsade sana rastgelsin, budur hikayemiz.
Takdir buyur, kış bulutların kadar doluyum Rabbım,
Bir ağlasam dolar taşar seller alır bahçem bağım.
Yükseldikçe nefesi kesilir yalnız kalır dev dağın,
Aramadıkça düşman buldum, hasım solum sağım,
Cehennemde soğuk bir gün, boğuk bir adam,
Donuk bir surat, bekle gelir bir gün beklediğin murat,
Bazılarına gül dikenicesine batar rahat,
Nefret edercesine yaşar hayat, buyur mezara yat.
Soğukluk içime hükmedince güneşim buz adası,
Şemine pervane misali Sagonun aşkı,
Sessizliktir içimden geçirdiklerimin sedası,
Duymakta olduğun engin sözler derin denizlerimin dagası.
[nakarat]
İncecik ip üzerine koca ayaklar bindi, nefsim içine sindi.
Kirpiklerim titremekte korkularımdan, düşersem yanarım.
O kadar içime sindim ki, vinç getirsen kalkmaz başım,
Yov! Gömün burada can naşım,
İç çekmekten düşünmekten ağardı saçım,
Düşersem yanarım.
Yine o kirli drum-set lerimin içindeyim,
Ve hayatının en güzel parçasıyım,
Kırıklarının alçısıyım.
Affım olsun hain darba,
Yediğim darbelerle sığındım Rab'ba,
365 gün 52 berbat hafta,
Ağıtlarımla rafta,
En büyük destekler çıkarsızlıktan ötürü lafta,
Ben aklımı dile düşürdüm,
Kapalı kapıdan kafamı çıkarıp kafayı üşüttüm,
Yüzüne okkalı cümleler üfürdüm.
Hey yabancı, ben zaten yıllardır içime dönüktüm,
Parlayan bir alev gibi görünürdüm ama sönüktüm,
Hayat bir bot ve bot çevresi dolu beyaz köpek balığı,
Diptekiler iştahla düşünür tepede duran azığı,
Rüyalarımın öldüğü yerde uyudum ve yine bot battı,
İlk rıhtım ben battım ah tahtım vay bahtım.
Dudaklarım kanayana kadar yapmak istediğim işte bu: Rap,
Benimle ol hep.
Ölmek üzere olan dünyada bir ölümlü yaşar mahlası Kaf-Kef,
Dualarım vesvas'ı hannas'ı eder def.
[nakarat]
İncecik ip üzerine koca ayaklar bindi, nefsim içine sindi.
Kirpiklerim titremekte korkularımdan, düşersem yanarım.
O kadar içime sindim ki, vinç getirsen kalkmaz başım,
Yov! Gömün burada can naşım,
İç çekmekten düşünmekten ağardı saçım,
Düşersem yanarım.
2.Bölüm
Vicdan bir güneş gibi parladıkça ısınır için,
Geçen vakte "bir zamanlar" adını koyduk niçin?
Çünkü gelen gider makbuludur kısası ziyaretin,
Bana müsade sana rastgelsin, budur hikayemiz.
Takdir buyur, kış bulutların kadar doluyum Rabbım,
Bir ağlasam dolar taşar seller alır bahçem bağım.
Yükseldikçe nefesi kesilir yalnız kalır dev dağın,
Aramadıkça düşman buldum, hasım solum sağım,
Cehennemde soğuk bir gün, boğuk bir adam,
Donuk bir surat, bekle gelir bir gün beklediğin murat,
Bazılarına gül dikenicesine batar rahat,
Nefret edercesine yaşar hayat, buyur mezara yat.
Soğukluk içime hükmedince güneşim buz adası,
Şemine pervane misali Sagonun aşkı,
Sessizliktir içimden geçirdiklerimin sedası,
Duymakta olduğun engin sözler derin denizlerimin dagası.
[nakarat]
İncecik ip üzerine koca ayaklar bindi, nefsim içine sindi.
Kirpiklerim titremekte korkularımdan, düşersem yanarım.
O kadar içime sindim ki, vinç getirsen kalkmaz başım,
Yov! Gömün burada can naşım,
İç çekmekten düşünmekten ağardı saçım,
Düşersem yanarım.